
Charles Henry Ebert (1873 – 1959)
Amerikalı Empresyonist Ressam Charles Henry Ebert 1873’de Milwaukee, Wisconsin’de doğdu. Ebert ailesi kısa bir süre sonra Illinois Rockford’a taşındı. Daha sonra Ernest Lawson’la erken bir dostluk kurduğu Kansas City, Missouri’ye taşındılar.
Ebert, önce Cincinnati Sanat Akademisine (1892-93) girdi, ardından da Paris’e gitti. 1894-1896 yılları arasında Benjamin Constant ve Jean Paul Laurens başkanlığında Paris’teki Julien Akademisi’nde (1894-96) okudu.
Ebert 1896’da Amerika’ya döndüğünde New York’ta bir stüdyo açarak serbest illustratör olarak çalıştı. Daha sonra Life Magazine’in baş politik karikatüristi olarak tam zamanlı çalışmaya başladı. Ağırlıklı olarak Monhegan Island ve Old Lyme, Connecticut civarlarını resimledi.
1900’de Connecticut’taki Greenwich’e taşındı ve burada John Twachtman’ın öğrencisi oldu. Parlak bir empresyonist palete sahip olan sanatçı alışılmadık gökyüzü efektleri ile dikkat çekmiştir.
Dört yıl sonra, 1909 yılının Aralık ayında New York City Galerisi’nin anlaşmalı sanatçısı oldu. Eski Lyme çağdaşlarının çoğunda olduğu gibi, Ebert de Florida’ya, Bermuda’ya ve Bahamalar’a kış aylarının yanı sıra Monhegan’a yıllık yaz gezileri yaptı. Sanatçı hem sulu boya hem de yağlı boya çalıştı.
SANATÇININ ESERLERİNİ GÖREBİLECEĞİNİZ GALERİ SAYFASI
Sanat Anlayışı
Charles Henry Ebert’in sanat anlayışı, Amerikan İzlenimciliği (American Impressionism) geleneği içinde şekillendi. Gözlemlere dayalı, doğa ile iç içe geçen çalışmaları, ışık ve renk kullanımında Fransız İzlenimciliği’nin etkilerini yansıtsa da yerel bir duyarlılıkla Amerikan manzarasına özgü karakteristik öğelerle yoğrulmuştur. Özellikle Connecticut’ın kırsal bölgeleri, kasaba yaşamı, deniz kenarları ve mevsim geçişlerinin doğaya etkisi onun resimlerinde sıkça işlediği konular arasında yer alır.
Ebert’in resimlerinde yumuşak fırça darbeleri, sıcak ve doğal renk paleti, ışığın gün içindeki değişkenliğini aktarmaya yönelik incelikli teknikler dikkat çeker. Manzara resimleri kadar figürlü kompozisyonları da bulunur; özellikle gündelik yaşamdan kadın ve çocuk figürleriyle oluşturduğu pastoral sahnelerde izleyiciye hem huzur hem de bir nostalji duygusu sunar. Eşi Mary Ebert ile birlikte doğaya yaptıkları gezilerden esinlenerek oluşturdukları plein-air (açık hava) resimleri, onun en bilinen çalışmaları arasındadır.
Charles Henry Ebert, empresyonist resmin duyusal yönünü, Amerikan kırsalının yalın gerçekliğiyle birleştirerek özgün bir üslup oluşturmuştur. Eserlerinde romantize edilmiş bir doğa değil, sevgiyle gözlemlenmiş ve içselleştirilmiş bir çevre yer alır. Bugün çalışmaları, özellikle Lyme İzlenimciliği çerçevesinde değerlendirilen önemli örnekler arasında yer almaktadır.